Kâğıt al Kâğıt Sat Üretmeden Kâr et

Başlıktaki ifade, finans kapitalin genel karakterini özetleyen bir formüldür.

Parası olanın, yatırım yapmak yerine, kağıtlara el değişmesi ile kazanç temin etmesidir. Zenginin elini, sıcak sudan soğuk suya, değdirmeden kazanç elde etmesidir.

Bu şartlarda, üretimi sadece büyük ölçek sahibi, büyük servet sahipleri yapar. Küçük ve orta ölçekli üretim tesisleri, bu para rekabetinde, hep geride kalır. Üretim sürekli geriler. Ülkemizin, eskiden, üretebildiği ürünleri dahi, şimdilerde, üretememesinin sebebi, finans kapitalin HİLE’si sebebiyledir.

Kâğıt alıp kâğıt satarak, servet sınıfı kazanırken, birileri kaybetmektedir.

O birileri dediğimiz, sürekli faize çalışan, kent yoksulları, çiftçiler ve biraz sermaye, biraz emekle kazanç sağlayan, esnaf kaybetmektedir.

Mülksüzleştirme formülü böyle işler.

Bir ülkede iki para dolaşımdaysa, yerli para sürekli değer kaybeder. AKP’nin iktidara geldiği gün, 100 lirası olanın bugün 55 lirası vardır.

Yerli para değer kaybettikçe, zengin zengin olur, fakir daha fakirleşir. Emeğin değeri gittikçe düşer.

Bu tuzaktan çıkmanın yollarından birisi ve en önemlisi; ülkede, dolaşan esas paranın, yerli para olmasıyla mümkündür. Ama bu duruma servet sınıfı izin vermez.

Dolarizasyon demek; üretimsizleşme demektir.

Üretim geriledikçe, ithalat artar, ithalatçı, ithal ettiği ülke insanına çalışıyor demektir.

Damat gitti. Yerine gelenler Türk parasına yüksek faiz vererek, Türk parasının değerini yükseltiler. Hep aynı oyun sergilenir.

Türk parasına verilen faizin, yükseltilmesinin tek amacı vardı; Yerleşiklerin elinde bulunan, 235 milyar doları bozdurmalarını sağlamaktı.

Köpek balıkları hemen kokuyu aldı. Ülke içine, 20 milyar dolar sokarak, doları 7,07’ye kadar düşürdüler. Şimdi Merkez Bankası Başkanı diyor ki, DOLAR ihalesine çıkma zamanıdır.

Anladığımız kadarıyla, dolar 7-6,90 lira seviyesine kadar düşecek, köpek balıkları doları 7 liradan alıp, 8, 50 Lira çıkmasını bekleyecekler.

Neden böyle bir beklemeye ihtiyaçları var? Çünkü şimdi yüksek olan bu faizlerle, Türk işletmeciler, sonsuza kadar dayanamazlar. Türk parasının faizi yüksek iken Türk parasından aldıkları faizle bir kere kazanacaklar.

Köpek balıkları bir Türk parasına geçip, oradan kazanç sağlayıp, sonra da dolara geçip, bir kere daha kazanacaklardır.

Onlar kazanacak, biz hep kaybedeceğiz. Yani sistem, parası olana çalışacak, fakirleşme ve mülksüzleşme devam edecek.

Tamam çare üretim ve eğitim.  Üretimi artırarak fiyatları düşürmek mümkün, lakin Türk parasının faizleri şu sıralar yüksek olduğundan yatırım yapmak mümkün değil. Köpek balıklarının bu oyunu hep işlediğinden, üretici kaybeder. Servet sahibi kazanır. Sonunda üretici üretmekten vaz geçer, o da ithalatçı olur.

Faiz artır faiz indir. Dolar indir dolar kaldır.

Üretim istikrar ister. Üretim alanında istikrar yoksa, para spekülasyonlara gider. O sırada, dolar çok kazandırıyorsa, Dolara gider. Yok, Türk parası çok kazandırıyorsa, bu kez Türk parasına yönelir.

Böylece devletten başka yatırım yapacak kimse olmaz. Devlet de servet sınıfının elindeyse, devletin yatırım yapmasına izin vermez.

Bir ülkede servet sınıfı devletle birlikte hareket ediyorsa ve ülke içinde hem dolar hem Türk parası dolaşıyorsa, üretime para ayırmak olanağı kalmaz.

Bu kez, ulusal pazarlara, çok uluslu şirketler gelir çöker. Onlar pazarlarımıza çöktükçe, Dolar kullanımı artar. Böylece ulus devletin yetkileri servet sınıfına daha fazla geçer.

Devlet küçülür. Servet sınıfı büyür.

Böylece, ülkeyi yönetemez duruma düşenler, popülizmden, faşizme geçiş yolları ararlar. Çünkü halk fakirleşmiş, ekonomi bitmiş, karlar dışarı transfer edilir olmuştur. Ve ülke artık yönetilemez konumdadır. Halk ekonomiden şikayetçidir.

Böyle durumlarda, faşizm ihtiyacı hat safhaya gelir.

YORUM EKLE