Önce Ahlaki Sınır Test Edildi

Parçala-yağmala sisteminin, finans kapital tarafından uygulandığı, artık hepimizin malumudur.

Sistem uygulamaya konulmadan önce, toplumların, bu sisteme ne kadar rıza göstereceği hususu çeşitli stres testleri ile tanımlandı.

Parçala-Yağmala kapitalizminin, gözlemci örgütü Google ’un biriktirdiği, telefon ve bilgisayarlar verileri, Parçala-Yağmala uzmanlarınca titiz bir şekilde değerlendirildi.

Bu verilerden elde edilen stratejiler ve politikalar halklar üzerinde uygulandı. Yaklaşık kırk yıldır uygulanan parçala-yağmala sistemi, aşırı zorlanmaktadır.

İster halkın olsun ister devletin olsun, bir ekonomik değeri yağmalamaya karar veren, politik ve finansal elit, bu ekonomik değeri küçük hisselere bölüp, menkul kıymetleştirerek borsada alınıp satılır kıymet haline dönüştürdü.

Hisse senedine dönüşmüş ve herkes tarafından satın alınabilen bir değer gibi piyasaya sunulan, bu hisse senetlerinin, hane halklarına da satılıyor olması, sanki demokrasinin devamı gibi taktim edildi.

Bu değerlendirmenin sonucunda, ekonomik kaynakların demokratik bölüşümüne, neo liberalizm tarafından son veridi.

Toplumsal öfkenin asıl kaynağının bu parçala- yağmala sitemi olduğunun, tespit edilmesi, mevcut dünyayı doğru kavramak bakımından hayati önemdedir.

Kapitalizm ile yönetilen ülkelerde, zaten kör topal işleyen bir demokrasi vardıysa, onun da sonlandırılmasına, böyle karar verilmişti.

Sistem uygulamaya girerken en çok üzerinde durulan kavram; kendini değiştir idi. (Channge yourself) Değişim, değişim, değişimdi.

Aslında değişim diye, bizden istenen gelmekte olan parçala ve yağmala sistemine uyum sağlamamızdı. Bu işin provokatörleri de onlara direnenlere gerici dediler. Kimin gerici olduğu şimdilerde daha bir açığa çıktı.

Parçala-yağmala sisteminin ekonomistleri, Homo Ekonomicus diye tutturmuşlardı.

Repo pazarında bir gecede bir trilyon dolar el değiştirir oldu. Borsa hakiki bir kumarhaneye dönüştü. Zombi şirketler borsada alınıp satılıyordu.

Bu düzen içinde, gerçek sermaye, finans sermayesi karşısında ezilmeye başladı. Sadece orta sınıf değil sanayi sermayesi de yaşamını kaybetmek üzeredir.

Üretmeden kar eden bu yağma düzeni sanayicileri de imha yönüne yönelmiştir. Bu yönelimi yaparken de Bilgi Toplumu aforizmasını gündeme getirmiştir. Yeni bir tuzak kurma çabasında oldukları anlaşılmaktadır. Finans sermayesi, Yapay Zekanın mülkiyetini de eline geçirebileceği düşüncesindedir.

Lakin bu kez, her parametreyi kontrol eden finans kapital, bir parametrenin kontrolden çıktığını, hatta parçala yağmala sisteminin tümünü tehdit ettiğini görmeye başladı. Lakin artık çok geç.

Dünya dengeleri hızla değişiyor. Değişen her parametre emperyalizmin aleyhine işlemektedir.

YORUM EKLE