Tek kutuplu bir dünyadan çok kutuplu bir dünya geçişin, barış süreci içinde yaşanıp yaşanmayacağı tartışma konusudur.
Amerika, rekabet gücü yüksekken, tek başına tüm dünya pazarlarına hükmediyorken, yani küreselleşme denilen Amerikan saldırılarına karşı koyacak başka bir devlet yokken, ABD her dediğini küreselleşme, demokratikleşme, piyasalaşma ve uluslararası hukuk korumasında yol alabiliyordu.
Küreselleşmenin araçları olarak, uluslararası hukuku da istediği gibi kullanıyordu. Yugoslavya, Afganistan, Irak, Libya ve Suriye’ye Küreselleşmenin kullanışlı araçlarını uygulamak üzere girmişti.
Amerika rekabet gücünü kaybedip, üretemez ve satamaz konuma düşünce, küreselleşmeden vaz geçti. Lakin borca dayalı para yaratma sistemi ve tefeciliğe son veremedi. Bu sebepten ABD dolarının arkasında sadece ABD ordusu kalmış oldu.
Lakin örtülü savaşlar stratejisi; hem bu ordunun tam olarak kullanılmasında işe yaramadı, hem de vekalet savaşlarının astarı yüzünden daha pahalıya geldi.
ABD yeniden düzenli savaşlar dönemine geçmek için yeni kararlar aldı. Aldı almasına da atı alan da Üsküdar’ı geçmiş oldu.
Peki de savaş tamtamları neden bu kadar güçlü ses vermeye devam ediyor?
Çünkü Amerika küreselleşmeyi uygulamak üzere tüm dünyaya dayattığı araçlardan. birer birer çekilmeye başladı.
1-Nükleer Silahların sınırlandırılması antlaşmasından çekildi.
2-Kendi kurduğu Dünya Ticaret Örgütünden Ticaret savaşları çıkararak çekilmiş oldu.
3-Avrupa Amerika Transatlantik Ticaret Antlaşmasından çekildi.
4-Dünya Çevre Kirliği Antlaşmasından çekildi.
5-Avrupa Amerika güvenlik anlaşmalarından çekilmek anlamına gelen davranışlar sergileyip. NATO’yu işlemez hale getirdi.
6- İran ile yapılan 5+1 Nükleer Anlaşmasından tek taraflı çekildiğini bildirdi. İran’a nerdeyse savaş ilan etti.
Amerika şimdiye dek hiçbir savaşı kendi topraklarında yapmadı. Vietnam’dan başlamak üzere tüm savaşlarını başkalarının toprakları üzerinde gerçekleştirdi.
Amerika artık uluslararası hukuk böyle istiyor diyerek kendi isteklerini dayatamaz konuma düştü.
Kur savaşlarını yaptı. Ticaret savaşlarını henüz bitirmedi ama devam ediyor.
Bundan sonraki aşamanın kısmı dünya savaşı veya dünya savaşı olduğunu bilmek için kâhin olmaya gerek yoktur.
Amerika’nın işine gelecek olan Ukrayna topraklarında savaşı yapmaktır. Çünkü bir taşla iki kuş temizlemek istemektedir. Hem Avrupa’yı hem de Rusya’yı bu bölgede savaştırarak iki düşmanından birden kurtulmak.
Fakat Rusya bu tuzağı görerek savaşın yerini Doğu Akdeniz olarak belirlemiş oldu. Avrupa da zaten bölgede(Avrupa topraklarında) savaşa şiddetle karşı çıktı. Ticareti yeğledi.
Amerika bu bölgede İsrail’i riske sokmak istemezdi. Lakin bölgedeki hidro-karbon kaynakları ve Körfez ülkelerinin-İran hariç- dolar ile satılıyor olması ve tefeciliğin esas aracının dolar olması nedeniyle, muhtemel dünya savaşını, bu bölgede kabul etmek zorunda kaldı. Şimdilik.
Bölgede bir savaş olursa, bu savaş Avrupa’nın savaşı olmayacaktır. Amerika ve diğer dünya ülkelerinin savaşı durumunda olacaktır. Başka bir deyişle, dünya bir tarafa ABD bir tarafa olacaktır.
Irak’ın işgaline benzemeyecek, Libya gibi olmayacak. Belki biraz Vietnam Savaşına benzeyecek. Sonucu da farklı olmayacaktır.
Türkiye’nin yanında olmadığı bu bölgedeki savaşı kime karşı yapacaktır? Suriye, İran, Rusya ve dolaylı olarak Çin’e karşı sürdürecektir. Eğer Fırat’ın Doğusundan vaz geçmezse Türkiye de ABD’nin karşısında olacaktır.
Doğu Akdeniz düşündüğümüzden de daha sıcak.
[email protected]