Tehlikenin Farkında Olun ve Onunla Mücadele Edin

Toplumu ayakta tutan, ona yücelme ve yaşama gücünü kazandıran, manevi, ahlaki değerlerini ayakta tutan, devleti milleti geleceğe taşıyacak olan genç neslimizdir. Onları, en iyi şekilde yetiştirmek ve her türlü tehlikeye karşı korumak da biz anne ve babaların görevidir. Sömürgeci devletlerin uydusu halin getiren bir soğuk harp uygulaması olan alkol, fuhuş, kumar ve uyuşturucuya karşı gençlerimizi korumak da bizim birinci vazifemizdir…

Gençlerimize okuma, bilgili olma, sorgulama, seviyeli yaşama, dürüst çalışma ve ülkesine sahip çıkma kavramlarının aşılanması onları uyuşturucudan ve kötü alışkanlıklardan uzak tutacaktır. Hayata karşı yaşama dirençlerini de arttıracaktır.

Uyuşturucu ve kötü alışkanlıkların gençler arasında gittikçe yaygınlaşması anne ve babaları da tedirgin etmelidir. Benim çocuğum yapmaz, böyle işlere bulaşmaz demek kendi kendini kandırmak demektir. Bir kötü arkadaş onları uyuşturucu baronlarının ağına düşürmek için yeter. Bu nedenle sürekli takip edip çocuklarımıza sahip çıkmak zorundayız.

İlimiz Yozgat için de durum farksızdır. Okul çocuklarımıza gençlerimize musallat olan uyuşturucu baronları var. Uyuşturucunun her türlüsü devrededir, hapı, şekeri, yapıştırıcısı, parfümü, iğnesi ve binbir çeşidi kullanılıyor ve gençler bağımlı olmaya zorlanıyor. Amaç onlarla satış yapıp kara para kazansınlar ve sonunda da toplumu uyuştursunlar!…

Uyuşturucu en çok 15-20 yaş arasında kullanılmaktadır. Uyuşturucunun hedef kitlesi; çocuklarımız ve gençlerimizdir. Gençlerimizi bu ve buna benzer tehditlerden korumak için elimizden gelen her şeyi yapmak zorundayız; Çünkü yarın kendi çocuklarımız da bir uyuşturucu kurbanı olarak karşımıza çıkabilir. Bu illetle tanışanların başarılı olma şansı yoktur. Bir ülkenin her şeyi gençliğe bağlıdır. Mutlu ve huzurlu yarınlar; ancak, akıl sağlığı yerinde, kötü alışkanlıkları olmayan temiz bir gençlikle mümkündür.

Çocuklarımızı bu tehlikelere karşı bilgilendirmeli ve uyarmalıyız. Uyuşturucu denilen virüs; umudumuz ve geleceğimiz olan gençlerimizin hayatını bir anda söndürür. Uyuşturucunun bir gençte yapacağı tahribat çok büyüktür, işte bunlardan birkaçı: Beyin ve merkezi sinir sisteminde tahribata yol açar. Akıl ve iradeyi devre dışı bırakır. Gençleri dengeden, normal yaşam ve davranışlardan uzaklaştırır. Delilik, erken bunama, şuur ve hafıza kaybı, felçlere yol açar. Genç yaşta dünya insana zindan olur. Fizik çöker. Moral değerleri yok olur. Uyuşturucu süreklilik arz ederse, intihar arzusu uyandırır. Doz aşımı ölümlere yol açar.

Suç işlemeye zemin oluşturur. Sosyal, kültürel ve ekonomik sorunlara davetiye çıkarır. Çocuğu aileden, çevreden ve toplumdan uzaklaştırarak sosyal bir sorun haline getirir.

Uyuşturucu bağımlısını nasıl tanıyacağız? El, kol, bacaklarda siyah lekeli iğne yerleri
Damar veya yüzeye yakın yerlerde şişlik, iltihaplar .Uyuşukluk, uykulu olma durumu, kendinden geçme, dalgınlık, kasıntı, Gözbebeklerinin ölçüsünde değişme, Ateşe tutmak için sapı arkaya bükülmüş kaşıklar, şırıngalar vb. aletler bulundurmak.
Hırsızlık, ortadan kaybolma, kazanç-harcama dengesizliği. Tanınmayan, kötü çevrede olan arkadaşlarla engellenmeyen bağımlılık

Madde bağımlıları sinirlidir. Enjekte zaman yaklaştığında göz sulanması, hırçınlık, burun akması, ağrı, kaşıntı, titreme, soğuk terleme, esneme ve göz bebeklerinin büyümesi gibi bedensel değişiklikler gözlenir.

Bu konuda çalışan emniyet birimi elamanı kardeşlerimiz cami cami okul okul dolaşıp anne ve babaları – çocukları uyarmaya devam ediyorlar. Onların uyarılarına kulak verelim, dikkatli olmanın ötesinde ahlaksızlık ve uyuşturucu ile mücadele etmek insan ve Müslüman olarak hepimizin görevidir. Yarının teminatı olan gençlerimizi uyuşturucudan korumalıyız. Toplum olarak uyuşturucu şebekeleri ile savaşmak insani bir görevimizdir. Unutmayın siz onları yok etmezseniz onlar sizin geleceğinizi yok edecekler!..

YORUM EKLE