VAMPİRLER NESLİ KATİL AMERİKALI -4-

Merzifon Amerikan kolejinin kapatılması, ABD’nin Lozan antlaşmasını tanımamaktaki ısrarlı tutumu ve Atatürk’ün bağımsızlıktan ödün vermemesi ile Türkiye Amerika arasında soğuk rüzgârlar eser, ilişkiler duraklar…

Amerika, yeni kurulan Ankara hükümetini tanımak istemez, mevcut ticaret hacminin düşmesinden de endişe edip İngiliz ve Fransızlardan boşalan yerlerdeki ticaret merkezlerini ele geçirmeyi hesaplar, Amerika Türklerle savaşan İngiltere ve Fransızlarla bir tutulmaması talebinde bulunur.

 Amerikan torpidosu 30 Kasım1920’de Samsun önünde demirler. Torpido komutanı Albay, Amiral Bristol tarafından gönderildiğini söyleyip, Samsun mutasarrıfıyla görüşmek isteyerek yarı resmi olarak tanınmalarını ister. Ancak, Ankara’nın talimatları doğrultusunda Amerikan temsilcileriyle görüşme kabul edilmez. Amiral Bristol 234 numaralı torpido ile 6 Aralık 1920’de tekrar Samsun’a gelerek Türk taraftarı olduklarını, Türkler zararına çalışacak hiçbir Amerikalının Anadolu’ya sokulmayıp atılacağını söylerler...

Milli Mücadele yılları boyunca Amerika donanması Karadeniz’de bulunur. Donanma, Amerikan sermayesini korumak için ulaşım ve haberleşmede istasyon görevi yapmış, casusluk, sabotaj ve misyoner örgütleriyle Ermeni ve Rumlardan aldıkları bilgileri İngilizlere servis etmiş,  Anadolu ile bağlantıları da daha çok Samsun, İnebolu ve Trabzon üzerinden gerçekleştirmiştir.

Amerikalıların Samsun’daki Tütüncülük şirketlerine Samsun limanındaki savaş gemileri yıllarca üs görevi yaparak, Amerika ticaretine destek olmuştur.  1919-1921 yılları arasında limanlarımız Amerikan mallarıyla dolmuş, Amerikan petrolü de Anadolu pazarlarında rakipsiz duruma getirilmeye çalışılmıştır. 

 Mustafa Kemalden sonra kapitülasyonların gelen hükümetler tarafından yapılan anlaşmalarla hortlatıldığını, devlet politikasının hükümetler politikasına dönüştüğünü görüyoruz. “23-Şubat 1945 tarihli T.C.Hükümeti ile ABD Hükümeti arasında imzalanan ve TBMM tarafından 4780 sayılı yasa ile onaylanan “kapitülasyona” göre: T.C.Hükümeti vazifesi olarak sağlamak ve müsaade edebileceği maddeleri, hizmetleri, kolaylıkları ve bilgileri ABD’leri Hükümetine temin edecektir.” (Resmi Gazete c.26, No: 1285) olarak kayıt edilmiştir.

Bu antlaşma ile Türkiye: “Karayolları, limanları, hava meydanları, demir yolları ve istasyonlarını Amerikan kuvvetlerinin kullanmasına açık bulunduracak ve onlara gereken hizmeti yapacaktır. Türkiye’de yerleşmeleri için binalar ve araziler verecek, ihtiyaç duyacakları malzemeleri sağlayacaktır.”

 Amerika ile 1947’de ekonomik ve askeri yardımlara ilişkin güvenlik anlaşmaları yapılır. 1952 yılında Nato’ya girilir. Ancak İncirlik Üssü inşaatı 1951 yılında başlar ki bu da Türkiye’nin Nato’ya girmeden ABD’ye üs taahhüdünde bulunduğunun göstergesidir.

.   

YORUM EKLE