Almanlar Neden Bu Kadar Agresif?

Önceleri de var.

Ama özellikle Büyükada buluşmasının emniyete, arkasından yargıya intikali almanları çıldırttı.

Bizim soğukkanlı bildiğimiz hanslar bu kez çok öfkeli, aşırı agresif takılıyorlar.

Neden acaba?

Öfke, insanların alışageldikleri ve kendileri kolaylaştırılmış durumlarda engelle karşıladıklarında ve bu engeli kısa sürede aşamadıklarında yaşadıkları kontrol edilemez duygunun adıdır.

Almanya ve İngiltere daha sonraları da Abd bizim iyi niyetimizi ve temiz duygu ve düşüncelerimizi yakın tarihimizde o kadar çok istismar ettiler ki, bu onlarda uyuşturucu madde bağımlılığı benzeri bir alışkanlığa yol açtı.

Sultan Abdulaziz’in su-i kastıyla iyice dışa vuran hasta adamı iyileştirmeden ve öldürmeden zayıf ve aciz halinden istifade etme, başka bir ifadeyle hastalığını istismar etme siyaseti son 150 yılda Batı ülkelerini fevkalade memnun ve mutlu ediyordu.

Şeftali, fındık, çay, kiraz v.b. batıya lazım olacak en güzel ürünleri üretmesi ancak araba, telefon, saat ya da uçak üretmemesi üzerine bütün sistem kurulmuştu.

Millet ne zaman sistemin dışına çıkmaya çalışsa devletin içine, bünyenin içine yerleştirdikleri satılmış, devşirilmiş hainler (our/your boys=birilerinin çocukları) vasıtasıyla millet terbiye ediliyor, hizaya çekiliyordu.

15 Temmuz defalarca başarıyla yaptıkları hizaya çekme operasyonlarının sonuncusuydu.

Son yıllarca yaşadığı travmaları bir aşı gibi bünyesinde bir BAĞIŞIKLIK sistemine dönüştürmüş olan bu aziz millet bu sefer içinde ve dışında harekete geçmiş tüm hainlere tarihte görülmemiş bir kahramanlık destanıyla ‘YETER SÖZ DE, KARAR DA, İRADE DE MİLLETİNDİR’ dedi.

Millet lideriyle beraber ‘Dünya 5 den büyüktür’ sözü etrafında oluşturduğu mazlum milletlere sahip çıkma iradesinde kanını dökerek, canını feda ederek kararlı duruşunu 15 Temmuzda tüm dünya halklarına göstermiştir.

Bu duruş 1945’de 5 ülke ve uyduları, köpekleri, karakolları üzerine kurdukları dünya sisteminin S.O.S. vermesine sebep olmuştur.

Her zaman olduğu gibi asıl beyin olan İngiltere, Fransa  ve Abd gibi ülkeler geride durup Almanya, İsrail, BAE v.b. ülkeleri önden sürmüşlerdir.

Ama merak etmeyin piyonlar işe yaramadığında atlar, filler, kaleler ve mecburen vezir karşımıza gelecektir.

İki yüzyıl önce İngilizleri bütün çıplaklığıyla gören ve yaşayan Kızılderililer bir cümleyle gerçeği şöyle ifade etmişlerdi:

‘’Bir yerde iki balığın kavga ettiğini görürseniz emin olun ki, oradan 5 dakika önce uzun bacaklı bir İngiliz geçmiştir.’’

Dikkat edin burada çok önemli 2 nokta var.

1.Balıklara kavga ettirebilme kabiliyetleri var.

2.O kadar ustalar ki kavga onlar varken değil, onlardan sonra ortaya çıkıyor. Böylece kimse onların o yüzünü göremiyor.

Şimdi bize düşen kınayıcının kınamasına aldırmadan, üzerimize aldığımız, almak zorunda olduğumuz mağdur ve mazlum milletlerin vekaletini devam ettirmek.

1800 lerden itibaren batı’nın sadece zulüm için kullandığı 300 yıllık kuvvet artık bize doğru kayıyor.

Bize yakışan; Batının 2 dünya savaşıyla en çok kendilerine zarar verdikleri bu zulüm sistemine son vermek ve  dünyamızı Hak ve Adalet ekseninde herkesin kendini ifade edebildiği, karnını doyurduğu huzur ve barış adası haline getirmektir.

Mazlum ve mağdur milletlerin güçsüzlüklerini, iyi niyetlerini istismar etmekten bir uyuşturucu bağımlısı gibi zevk alan batılıların agresif tepkilerini tedavinin bir kontra-endikasyonu olarak değerlendirip biz yolumuza devam edelim.

Zira mağdur ve mazlumların yanında durduğumuz sürece Allah’ın inayeti, fazlı, keremi bizimle.

Ayrıca Yüce Rabbimizin kıyamete kadar geçerli olan vaadi var:

Biz de istiyoruz  ki o yerde zayıf düşürül(mek isten)enlere ihsanda bulunalım, onları (hayır hizmetinde) önderler yapalım, onları (diğerlerinin yerine) mirasçı kılalım. Kasas,28/5

YORUM EKLE