Kestane ağacı zararlısı "gal arısı"na karşı yapışkan tuzak mücadeleyi hızlandırdı

- Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu:- "Bu tuzaklara binlerce gal arısının yakalandığını gördük. Bu bir deneme çalışması, biyoteknik mücadele, gal arısıyla mücadelede önemli bir yöntem olarak literatürümüze girecek"

Kestane ağacı zararlısı

KASTAMONU (AA) - ÖZGÜR ALANTOR - Kestane ağaçları ile meyvesine zarar veren, halk arasında "katil arı" olarak bilinen gal arısı zararlısına karşı Kastamonu'da yürütülen yapışkan tuzaklı biyoteknik mücadelede başarılı sonuçlar elde edildi.

Türkiye'de ilk kez 2014'te görülen gal arısı zararlısı, kısa sürede kestane ağaçlarının yoğun olarak bulunduğu alanlara yayıldı.

Gal arısı ile mücadelede dünyada yaygın şekilde kullanılan "Torymus sinensis" türü böcekle yapılan biyolojik mücadeleye Türkiye'de, sarı renkli yapışkan tuzaklı biyoteknik mücadele de eklendi.

Kestane ağaçlarına asılan tuzağın yaydığı kokuya gelen zararlı, sarı renkli yapışkan tuzaklara yakalanıyor.

Bu kapsamda Kastamonu'da kestane ağaçlarının yoğun bulunduğu sahil kesimindeki ağaçlara 4 bin yapışkanlı tuzak yerleştirildi.

Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu, AA muhabirine, gal arısı ile mücadeleye yoğun olarak devam ettiklerini anlattı.

Kastamonu'nun kestane ağacı açısından zengin bir coğrafyaya sahip olduğuna işaret eden Sönmezoğlu, "Cide, Doğanyurt, İnebolu, Abana, Bozkurt ve Çatalzeytin'de 16 bin hektarda kestane ormanımız var. Kastamonu'nun sahil ilçelerinde kestane kadimden beri çok kıymetli bir tür. İnsanlar hem meyvesinden yararlanıyor hem de bal üretimi yapılıyor." dedi.

Kestane ağaçlarının tarih boyunca birçok zararlıyla mücadele etmek zorunda kaldığına dikkati çeken Sönmezoğlu, "Yakın tarihte kestane ağaçları dal kanserini yendikten sonra 2014'te Türkiye'ye giren gal arısı maalesef 2 yıl önce bölgemizdeki kestanelere bulaştı. Biz de Bursa ve Yalova'da üretilen 'torymus sinensis' adlı gal arısını imha eden böceği bölgemize transfer ettik. 2021, 2022 ve bu yıl salım yaparak doğada biyolojik mücadele başlattık." diye konuştu.

- "Önemli bir yöntem olarak literatürümüze girecek"

Sönmezoğlu, biyolojik mücadeleyi biyoteknik mücadeleyle desteklediklerini dile getirerek, şöyle devam etti:

"Akademik çalışmalar yapan hocalarımız, gal arısı ile mücadelede sarı tuzak geliştirdi. Biyoteknik mücadele ile feromon dediğimiz preparatlar oluşturarak gal arısının uçuşa geçtiği dönemde bu tuzaklara yakalanmasını temin ediyoruz. Bu tuzaklara binlerce gal arısının yakalandığını gördük. Bu bir deneme çalışması. Tahmin ediyorum önümüzdeki süreçte alınan bu neticeleri de göz önüne aldığımızda biyoteknik mücadele gal arısıyla mücadelede önemli bir yöntem olarak literatürümüze girecek."

Sarı tuzakların gal arılarıyla mücadeleyi hızlandırdığını vurgulayan Sönmezoğlu, "Daha evvel Çin, Amerika ve Avrupa'da tüm kestane ormanları gal arısının zararına maruz kaldı. Oralarda biyolojik mücadele yapıldı. Torymus sinensis böcekler üretilip doğaya salındı. Oralarda doğal denge sağlandı. Biz bu süreci biyoteknik yöntemlerle destekleyerek Avrupa ve Amerika'da 15 yıl süren mücadeleyi daha kısa sürede başararak kestane meyveciliğini, kestane bal üretimini akamete uğratmadan devam ettirmeyi hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

Sönmezoğlu, gal arısının meyve oluşumunu olumsuz etkilediğini, yaprağına yerleştiği için ağacın fotosentez yapmasını da kısıtladığının altını çizerek, "Dolayısıyla ağaca ciddi manada zarar veren bir böcek. Öldürücü değil ama ağacı ciddi manada hırpalıyor. Yapılan bu mücadele sayesinde ağaçlara daha fazla zarar vermeden, meyve üretimini akamete uğratmadan hayatı normalleştireceğiz." dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER