"Medeniyetler merkezi ve büyük güçlerin hedefi Orta Doğu" sempozyumu

- Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öztürk: - "Suriye'nin kuzeyinden Irak'ın kuzeyine 50 kilometrelik derinlikte bir harekat yapılırsa hiçbir ülke buna karşı çıkamaz. Amerika ne adına çıkacak, Rusya ne amaçla çıkacak, İran ne diyecek? Dolayısıyla hiçbir ülke ve hiçbir güç bizim bu harekatımız karşısında duramaz" - Polis Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Köse: - "Ne kadar askeri başarı elde ederseniz edin, gerçek başarı diplomasiyle olur. Güçlü diploması için de güçlü bilgi desteğine ihtiyacınız vardır. Bu açıdan bu sempozyum çok önemlidir"

SAMSUN (AA) - Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Suriye'nin kuzeyinden Irak'ın kuzeyine 50 kilometrelik derinlikte bir harekat yapılırsa hiçbir ülke buna karşı çıkamaz. Amerika ne adına çıkacak, Rusya ne amaçla çıkacak, İran ne diyecek? Dolayısıyla hiçbir ülke ve hiçbir güç bizim bu harekatımız karşısında duramaz." dedi.

Öztürk, Canik Belediyesi tarafından Belediye Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Medeniyetler merkezi ve büyük güçlerin hedefi Orta Doğu" sempozyumunda, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afrin'de yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'na karşı gelebilecek hiçbir güç olmadığını söyledi.

Öztürk, "Suriye'nin kuzeyinden Irak'ın kuzeyine 50 kilometrelik derinlikte bir harekat yapılırsa hiçbir ülke buna karşı çıkamaz. Amerika ne adına çıkacak, Rusya ne amaçla çıkacak, İran ne diyecek? Dolayısıyla hiçbir ülke ve hiçbir güç bizim bu harekatımız karşısında duramaz." ifadesini kullandı.

Harekat ve Türkiye'nin ekonomisiyle ilgili eleştirilere tepki gösteren Öztürk, "Türkiye, Milli Mücadele döneminde bundan daha kötü durumdaydı. Her türlü yoksulluğun olduğu 1974'lerden çok daha iyi konumdadır. Buna ve Amerika'ya rağmen biz harekat yaptıysak yine yaparız." diye konuştu.

- "Karşı taraf inanmak istediğini inanıyor"

Türkiye'nin en büyük eksikliğinin yaptıklarını anlatamamak olduğuna işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:

"Gerçi ne kadar anlatırsanız anlatın, bir de karşınızdakiler, Avrupa ve Amerika inanmak istediğine inanacaktır. Bize tarihçi olarak denir ki, 'Ermeni meselesinde önümüze bir şey koymadınız'. Oysa sadece Ermeni biyografisi hakkında ciltler dolusu, sadece 350 sayfa künyenin olduğu kitaplar yayınlandı. Osmanlı arşivinden 1982 yılında 4 cilt olarak dev bir eser yayımlandı Ermeni meselesiyle ilgili. Türkçe, Osmanlıca ve İngilizce yayımlandı, bütün Avrupa başkentlerine ve kütüphanelerine dağıtıldı. Biz üzerimize düşeni yaptık ve yapıyoruz ama karşı taraf, yani Ermeniler, her yerde küçük döviz ve kitaplarla propaganda yapıyor. Maalesef bu propaganda savaşında biz geri kalıyoruz. Basını ve sosyal medyayı daha etkin kullanmalıyız. Tabii ki İngilizce, Arapça kanallarımız var ama karşı taraf inanmak istediğine inanıyor."

- "Orta Doğu acının, gözyaşının coğrafyasıdır"

Sempozyumun koordinatörlüğünü yürüten Polis Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Osman Köse ise dünyanın gündeminde Orta doğu olduğu için bu konuyu seçtiklerini dile getirerek, şunları söyledi:

"Orta Doğu çok önemli bir merkez. Türkiye, Orta Doğu ve Balkanlar'dan, Orta Doğu ile ilgili çalışmaları olan değerli öğretim üyelerini davet ettik. Orta Doğu acının, gözyaşının coğrafyasıdır. Bu bakımdan bu konunun seçilmesini çok önemsiyorum. Ne kadar askeri başarı elde ederseniz edin, gerçek başarı diplomasiyle olur. Güçlü diplomasi için de güçlü bilgi desteğine ihtiyacınız vardır. Bu açıdan bu sempozyum çok önemlidir."

Sempozyuma Katar, Suudi Arabistan, Balkanlar ve Türkiye'deki üniversitelerden 60 öğretim üyesi katılıyor.

Yarın sona erecek sempozyumun sonuç bildirgesi kitap haline getirilecek.


YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER