BAKAN ÇAĞATAY KILIÇ: "AB İLE BİR TÜRLÜ NİKAH MASASINDA SONUÇLANMAYAN AŞKIMIZ VAR”

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Avrupa Birliği’nin (AB) kendi içinde yaşadığı ve aşmaya çalıştığı eksiklikleri olduğuna dikkat çekerek, “AB ortaklığına bir değerler ve ekonomik iş birliği olarak baktığımızda, AB’nin kendi değerleriyle ne kadar çeliştiğini görürsünüz" dedi.

BAKAN ÇAĞATAY KILIÇ:

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Avrupa Birliği’nin (AB) kendi içinde yaşadığı ve aşmaya çalıştığı eksiklikleri olduğuna dikkat çekerek, “AB ortaklığına bir değerler ve ekonomik iş birliği olarak baktığımızda, AB’nin kendi değerleriyle ne kadar çeliştiğini görürsünüz" dedi.
Bakan Çağatay Kılıç, Ankara Green Park Otel'de düzenlenen "Güçlü Bir Gençlik İçin: Tartışıyoruz" gençlik paneline katıldı.
Dünyada ve Türkiye'de gençlerin kendilerini daha iyi geliştirmeleri ve aynı zamanda fırsatları en iyi şekilde kullanabilmeleri için destek vermeye devam edeceklerini belirten Bakan Çağatay Kılıç, daha iyi neler yapılabileceğinin öz eleştirisinin de gerekli olduğunu söyledi.
Program çerçevesinde kendisini geliştirmek isteyen ve bazı sıkıntılarla karşılaşan gençlere imkanlar sunulmaya çalışıldığını anlatan Bakan Çağatay Kılıç, Avrupa Birliği (AB) ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ortaklaşa düzenlediği projeden Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunda barınan öğrencilerin faydalandığını belirtti.
“Avrupa Birliği ile bir türlü bitmeyen aşkımız var. Daha doğrusu bir türlü nikah masasında sonuçlanmayan aşkımız”
Gençlerle sohbet etmek istediğini dile getiren Bakan Çağatay Kılıç, "Tabii burada moderatör Erhan Ertürk Bey iki bayrağı işaret etti. Birisi bayrağımız diğeri Avrupa Birliği bayrağı. Sayın müsteşar da burada. O yüzden burada bazı konuları dile getireceğim. Biliyorsunuz bizim Avrupa Birliği ile bir türlü bitmeyen aşkımız var. Daha doğrusu bir türlü nikah masasında sonuçlanmayan aşkımız. Bunu da inşallah sizler başaracaksınız." ifadelerini kullandı.
Bakan Çağatay Kılıç, AB'nin kendi içinde yaşadığı ve aşmaya çalıştığı eksiklikleri olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Bunları biliyoruz ama AB'ye üye ülkeleri tek tek ele alıp Türkiye ile karşılaştırdığımızda, Türkiye ile olan ilişkiler ve imkanlar içerisinde Türkiye'nin gerisinde olanlar da var kısmen ileri de olanlar da var. Ama AB ortaklığına baktığımızda, bunu bir değerler ve ekonomik iş birliği olarak gördüğümüzde kendi değerleriyle ne kadar çeliştiğini görürsünüz. Etrafınızdaki ve dünyada meydana gelen siyasi olayları değerlendirme konusunda sizlere düşen görev var. Siz bugünden kendinizi yetiştireceksiniz ki yarın bizlerin yerinde ve sorumluluk alanlarında sizler olacaksınız. Bunun için elinizdeki imkanları çok iyi kullanmanız gerekiyor."

"Önümüze engeller çıkıyor"

Bakan Çağatay Kılıç, "Elimizden gelen bu." bahanesini kesinlikle kabul etmediğini vurguladı.
Bunun söylendiğinde yenilginin kabullenileceğini anlatan Bakan Çağatay Kılıç, "Önümüze engeller çıkıyor, hayat zaten bu şekilde insanı yönlendirir. Mutlaka bir konuyla ilgili önünüze engel de çıkabilir, farklı bilgilendirme de olabilir. Burada önemli olan sizin kendi iç dünyanız, amacınız doğrultusunda yılmadan, bıkmadan, usanmadan çalışmanız ve yürümenizdir. Yani ısrarcı olmanız. Başarma arzusunu her şeyin önünde tutmanız. Bu aynı zamanda başarma hırsıdır ama ince bir denge vardır." değerlendirmesinde bulundu.
"Hırsınıza yenik düşer ve başkalarının düşüncelerini, duygularını dikkate almazsanız varacağınız nokta başarı değildir." uyarısını yapan Bakan Çağatay Kılıç, şöyle devam etti:
"Onun için birlikteliği, beraberliği ve el ele vermeyi en önde tutacaksınız. Bizim aslında sizlerden istediğimiz en önemli unsur bu. Kişisel başarılarınızı ortaya koyarken, bu başarıları kolektif olarak yani birlik ve beraberlikle ileriye taşımak. Çünkü tek başınıza başaracağınız şeyler olduğu gibi ancak ve ancak birliktelik ve beraberlikle başaracağınız şeyler de var. AB içerisindeki kimi ülkelerin tek olarak baktığınız zaman durumu Türkiye'den çok çok geri ama bazı ülkelerin durumu Türkiye'den ileri. Bunları harmanladığınız zaman eksiler ve artılar birbirini toplayarak ortaya genel bir yapı çıkıyor. AB'ye üyelik için ortaya koyduğumuz çaba, çalışma, amaç da bu, ortak yapının içerisinde ortak değerlerin, ortak pazarın beraberce kullanılması... Tabi bunun içerisinde eğitim haklarından, yapılarından ve eğitime verilecek olan destekten de faydalanmak geliyor. Sizlerin bu program çerçevesinde buradan destek alan kardeşlerimizin de ortaya koyduğu çalışma bu"
Gençlerin bazı konu ve konuşmalarda keskin yaklaşımlarının olabildiğini belirten Bakan Çağatay Kılıç, "Kendi öz yapınızla kendi değerleriniz ve tarihinizden asla ama asla bir eksiklik hissetmeyeceksiniz. Sizler genç olduğunuz için bazı konu ve konuşmalarda keskin bir takım yaklaşımlar içerisine girebiliyorsunuz, bu normaldir. Burada önemli olan şudur; Birbirinize karşı olan fikir alışverişinizde ve birbirinizle olan müzakerelerinizi de arkadaşınızın düşüncesine tahammül etme ve arkadaşınızın düşüncesine tahammül gösterme ölçütünüz... Bu ölçüt sizin özgürlük alanınızla karşınızdakinin özgürlük alanınızın birbirine karışmama alanıdır." diye konuştu.

"Herkesin saygılı olması gerekiyor"

Değerlendirme yapılırken karşıdakilerin durumunun da dikkate alınması gerektiğine değinen Bakan Çağatay Kılıç, şu ifadeleri kullandı:
"Beraberce yaşayabilmeniz lazım. Toplum üzerinde düzen ve kamu düzeniyle alakalı kurallar konusunda da herkesin ama herkesin saygılı olması gerekiyor. AB'ye üye ülkeler içerisinde yıllarca vakit geçirdiğim için bazı örnekleri Türkiye ile karşılaştırdıkları zaman biraz üzülüyorum. Hiçbir yerde, hiçbir ülkede kamu düzeninin yapısını bozacak yapılara izin verilmez. Bizim Türkiye'de bazen şöyle bir yapımız olur; efendim 'AB ülkelerinde şöyle serbestlikler var.' Böyle değil, bir kere bu çok büyük bir çelişkidir. AB delegasyonunu temsilen sayın müsteşar da var. Hiçbir şekilde kamu düzeninin bozulmasına izin verilmez. Kişinin kendi düşüncesini açıklaması ve dile getirmesi ayrı bir şeydir, kamu düzeni ile karşıdaki kişinin haklarına müdahil olmak ve onun haklarını gasp etmek ayrı bir şeydir."
Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Almanya'da Stuttgart gösterileri olduğu zaman yapılan gösteriler, protestolarla alakalı yayın yapılırken, konuşulurken 'AB'de bunlar serbest Türkiye'de değil.' derseniz bu doğru olmaz veya Londra'daki sokak olaylarında her türlü internet erişiminin kesilmesi kararının İngiliz hükümeti tarafından verilmiş olduğunu dile getirmezseniz... Türkiye'deki bazı önlemlerle alakalı yaptığınız eleştiri boşa düşer. Fransa'daki azınlıklarla ilgili yapılan gösterilere karşı Fransız polisinin ortaya koyduğu tavrı ve yaklaşımı değerlendirirken onları yüceltir ama ülkenizdeki emniyet teşkilatının kendisine karşı girişilen ve ülkesindeki huzura karşı girişilen olaylara karşı ortaya koyduğu tavrı yererseniz boşa düşersiniz."

"Sizler bu ülkenin, bu milletin geleceğisiniz"

Gençlere "Sizler bu ülkenin bu milletin geleceğisiniz." diyen Bakan Çağatay Kılıç, ülke ve milletin geleceğini şekillendirirken el ele verilmesi gerektiğini vurguladı. Bakan Çağatay Kılıç, karşılıklı saygı içinde Türkiye'nin geleceğe taşınacağını belirterek, şiddete başvurulduğunda hiçbir düşüncenin anlamının kalmayacağını ifade etti. Gençlerin büyük bir kısmının sosyal medyayı kullandığını ve yurtlarda ücretsiz internet erişiminin bulunduğunu vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, şunları aktardı:
"Karşılıklı, yüz yüze iletişimin yerini hiçbir şey tutamaz. Beyin belli bir süre sonra mesajın makinaya yazıldığını algılıyor. Sen makinaya yazmadın, makinaya yazdığını birisine gönderdin, o gelen mesajı açıyor ve okuyor. O an mesajı gönderdiğiniz kişinin beş duyusu devreye giriyor. Çünkü artık makinayla iletişim halinde değilsiniz. Bir kişiyle, bir insanla iletişim halindesiniz. Yani, yazarken ki hissettiğinizi, mesajı gönderdiğiniz kişi hissetmeye başlıyor ve tepki veriyor. Her ikiniz yazarken, makinaya yazdığınızı düşünüyorsunuz ama okurken öyle olmadığını anlıyorsunuz. "
Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasının ardından "Kariyer Planları ve İş Yaşamına Geçişte Karşılaşılan Güçlükler" konulu oturumu da takip etti. Kılıç, gençlerle fotoğraf çektirdikten sonra panelden ayrıldı.
Panele, Yüksek Öğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Sinan Aksu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı AB Mali Yardımlar Dairesi Başkan Vekili Burak Çağatay Doğan ile AB Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölüm Başkanı François Begeot da konuşmacı olarak katıldı.
Dezavantajlı Öğrencileri Destekleme Projesi (DEZÖDES)
Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunca (KYK), bu yılın başından itibaren yurtlarda kalan dezavantajlı (yoksul, engelli) üniversite öğrencilerinin istihdamının desteklenmesi ve iş piyasasına erişiminin kolaylaştırılması için yaklaşık 2 milyon avro bütçeli proje uygulamaya konuldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı ile yürütülen ve bu yılın ocak ayında başlatılan 1 milyon 950 bin avroluk proje Temmuz ayında tamamlanacak. Proje, üniversiteler ve istihdam politikaları ile ilgili çalışan diğer kurumlar arasındaki işbirliğini güçlendirerek, dezavantajlı yüksek öğrenim öğrencilerine daha iyi hizmet sunmayı ve bu öğrencilerin iş gücü piyasasına erişimini kolaylaştırarak kurumun bu konudaki çalışma kapasitesini artırmayı amaçlıyor. Üniversite öğrencilerinin okuldan işe geçiş sürecinde Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından sunulan fırsatlarla ilgili farkındalığın artırılması da hedefleniyor. Ankara merkezli yürütülen projede, Adana, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Malatya ve Samsun'da da faaliyetler gerçekleştiriliyor.













 

Güncelleme Tarihi: 23 Şubat 2017, 19:23

Muhammet SÖYLEMEZ

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER