Kararsızlık Kaybettirir

“Lanetli kaynak” olur da lanetli strateji olmaz mı?

Enerjisi, yer altı madenleri, stratejisi değerli olan ülkelerin, emperyalist ülkeler tarafından sömürülmesine sebep olan bu kaynak için; lanetli kaynak deniliyor.

Irak’ın, Amerika tarafından işgali sırasında, Iraklı bir yerli, “şu lanet olası petrol bitse de ülkemize huzur gelse” demiş.

Belki bizim petrol ülkeleri gibi, başımıza bela olacak, petrol ve enerji kaynaklarımız yok, ama bizim de enerji kaynaklarına, emperyalist ülkelerin sahip olabilmesini kolaylaştıran, stratejik bir konumumuz var.

Amerika’nın bölgemizde Kürdistan kurma iradesinin güçlü bir irade olduğu görülüyor. Dönüp dolaşıp, aynı noktaya gelmesi işin sadece silah ile çözülebileceği gerçeğini ortaya çıkarıyor.

ABD, hasımlarının, enerji kaynaklarına ulaşımını engellemek ve İsrail’in güvenliğini sağlamak için bir araç olarak ortaya koyduğu, Kürdistan Kurma İradesinin, ancak silahla durdurulabileceği açıktır.

Bu gerçek, eskiden beri bilinen bir gerçek olmasına karşın, ABD ile stratejik ortalık safsatası yıllarca devam ettirilmiştir. Bu süreç, içeride ABD’ye karşı oluşması gereken bilincin, geç tecelli etmesine sebep olmuştur. Bu gecikme, sadece iradi bir gecikme değil, askeri, mali, siyasi ve moral bir gecikme olmuştur.

İçerdeki siyasi iktidarların ve işbirlikçi servet sınıfının işine gelen bu ikircikli durum, yani ABD’ye karşı gerçekçi tavır alamama durumu, yılarca devam etmiştir.

2011 yılından sonra, Suriye’de, Esad’ın al-aşağı edilmesi amacında, ABD ile birlikte olmak, ülkemize çok büyük bedellere sebep olmuştur.

Şimdi, biz de döndük dolaştık, kendi gerçeğimize geldik. Ertelenemez bir karar arifesindeyiz.

Çok uluslu Amerikan ve Avrupalı şirketlerin, Pazar muhafızı görevini yürüten NATO’dan çıkmak, işin olmazsa olmazı olmuştur.

Ülkemizde, çok uluslu diyebileceğimiz birkaç şirket var. Onların Pazar güvenliği ile tüm Türkiye’nin güvenliği, aynı kefeye konulamaz.

Uzun sözün kısası, bu işin karar noktası, NATO’dan çıkmayı gerektirmektedir. İçerideki bazı çıkar çevrelerinin, Avrupa ile yaptığı ticaret için, tüm ülkenin ikircikli bir kararsızlık noktasında kalması düşünülemez.

Kaldı ki, Avrasya’da ilerlenmesi durumunda, oradan elde edilecek kazançların, NATO’da kalarak sürekli kaybetmekten daha yüksek olacağı ortadadır.

NATO’nun ülke içindeki askeri imkanlarına derhal son verilmelidir. İncirlik, Kürecik, v.s.

“NATO içinde kalırsak, Avrupa’yı ve ABD’yi yanımızda tutarız düşüncesi, kararsızlığın ana kaynağıdır.

Rusya, İran ve Suriye ile ittifaklar kurulmalı ve ABD bölgeden çıkarılmalıdır. Cizre’nin karşısında, ABD tarafından, Ayn Divar’da kurulumuna başlanan, ABD üssünün durdurulması için Rusya ve Suriye ile iş birliğine gidilmelidir.

İran ve Rusya ile güven artırıcı çaba içinde olduğumuzu belirterek, Kırım ve İdlip’de ön almalıyız. Kırım’da, ABD siyasetlerine teşne olacak sözlerden kaçınmalıyız.

Irak ve Suriye’den, ABD’nin çıkarılması için, Iran ile olan işbirliğini ilerletmeliyiz.

YORUM EKLE