On bin yıllık buğdayla marka oluşturdu

- Kastamonu'da on bin yıl önce Anadolu topraklarında yetiştirilen ve "buğdayın atası" olarak nitelendirilen siyez buğdayından marka oluşturmak için yola çıkan eski öğretmen Sevim Özsoy, şimdi "Siyez Evi" markası ile ürettiği 20 farklı ürünü satışa sunuyor - Sevim Özsoy: - "İç piyasanın yanı sıra Japonya başta olmak üzere birçok ülkeye siyez buğdayından ürettiğimiz ürünleri göndermeye başladık"

On bin yıllık buğdayla marka oluşturdu

KASTAMONU (AA) - ÖZGÜR ALANTOR - Kastamonu'da on bin yıl önce Anadolu topraklarında yetiştirilen ve "buğdayın atası" olarak nitelendirilen siyez buğdayından "Siyez Evi" markasını oluşturan eski öğretmen Sevim Özsoy, ürettiklerini yurt dışına da göndermeye başladı.

"Hitit buğdayı" olarak da bilinen siyez buğdayı, araştırmalara göre 14 kromozomdan oluşuyor. Siyez buğdayının üretimi, doğal ürünlere taleple birlikte giderek artıyor.

Siyezin üretimi artarken, siyezden yapılan ürünler de çeşitleniyor. Kastamonu'da, siyez buğdayı ile marka yolculuğuna çıkan Sevim Özsoy, ürettiği 20 farklı ürünle dikkati çekiyor.

Özsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kastamonu'nun Azdavay ilçesinde dünyaya geldiğini, evlendikten sonra İstanbul'a yerleştiğini belirtti.

Öğretmenlik mesleğini 15 yıl yaptığını söyleyen Özsoy, eşiyle birlikte bir marka yaratma hayali kurduklarını ancak eşini kaybettiğini söyledi.

Siyez buğdayı ile ilgili ilk kez bir televizyon programında bilgi sahibi olduğunu belirten Özsoy, şöyle devam etti:

"Eşimi kaybettikten sonra bu hayali gerçekleştirmek için fazla vakit kaybetmemem gerektiğini düşünmeye başladım. Siyez buğdayıyla ilgili izlediğim programın ardından Azdavay ilçesinde bulunan akrabamı aradım. Kastamonu Tarım ve Orman Müdürlüğünden ekim alanları, ürün hakkında bilgi aldı. Ben de buraya gelerek ürün hakkında bilgiler almak için görüşmelerde bulundum. O yıl, kar erken yağdığı için planladığımız ekimi yapamadık. O kışı siyez hakkında araştırma yaparak geçirdim."

Kastamonu'da en fazla siyez buğdayı ekimi yapılan İhsangazi ilçesine geçen yıl gelerek görüşmeler yaptığını anlatan Özsoy, kurumlarla yaptığı görüşmeler sonucunda işlerinin oldukça hızlı bir şekilde ilerlediğini ifade etti.

- Bölge çiftçisini de teşvik etti

"İlk etapta küçük çaplı bir üretim yapmayı düşünürken yetkililerin desteği ile geniş çaplı bir üretime yönlendim." diyen Özsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çiftçilerle toplantılar yaptık. 300 ton tohumluk siyez aldık. 200 tonuyla Kastamonu'da ekilmeyen yerlerde ekim yapma kararı aldık. 150 çiftçi ile toplantılar yaparak nasıl ekmeleri gerektiğini anlatıp sözleşme imzaladık. 150 çiftçiye yaklaşık 200 tona yakın siyez tohumunu ektirdik. Bu şekilde siyez üretimine başladık."

Siyez buğdayından ürünler hazırladığını ve "Siyez Evi" markasını oluşturduğunu ifade eden Özsoy, Kastamonu'da bir konak kiralayarak ürünleri burada sergilediğini söyledi.

Özsoy, "Siyez buğdayından un, bulgur, şehriye çeşitleri, tarhana, ezme, waffle, makarna çeşitleri, kurabiye çeşitleri, kekler, sarmalar, krepler, helvalar başta olmak üzere 20'ye yakın ürün elde ettik. Siyez Evi'mizde bu ürünleri ikram ediyoruz." dedi.

- Yeni ürünler için Ar-Ge

Ar-Ge çalışmalarına önem verdiklerini dile getiren Özsoy, "Bir yandan da yeni ürünler geliştirmeye devam ediyoruz. Siyezden yapılacak ürünlerle ilgili üniversitelerle, diyetisyenlerle çalışmalar yapıyoruz. Kastamonu'da yaptığımız çalışmaların yanı sıra İstanbul'da da tanıtım ve pazarlama çalışması yapıyoruz." diye konuştu.

Ürünlerin tanınırlığının arttığını vurgulayan Özsoy, "Geçmiş yıllara göre siyez buğdayı artık daha çok biliniyor. Elimizde yeteri kadar ürün var. Bu ürünleri çeşitlendirerek 'Siyez Evi' markasıyla pazara sunuyoruz. İç piyasanın yanı sıra Japonya başta olmak üzere birçok ülkeye siyez buğdayından ürettiğimiz ürünleri göndermeye başladık." şeklinde konuştu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER