Bulaşıcılığı Artan Ama Virülansı Azalan Virüsten Endişe Duymak Lâzım

Sözcü gazetesindeki “En çok aşı yapılan ülkede panik: Aşı olanların yarısına delta varyantı bulaştı” haberin başlığı sizi korkutmasın (1).

Dünyanın birçok ülkesinde hâkim olan artık delta varyantı ve bu ülkelerden gelen bilgilere göre bu virüsün bulaşıcılığı orijinal virüse göre çok daha fazla olmasına rağmen ölüm oranı daha düşük.

Bunu, iyiye alâmet olarak görüyor, pandeminin virüsün mutasyonu, hastalık geçirenlerin ve aşı olanların sayısının artmasıyla inişe geçtiğini düşünüyorum.

Hastalık geçirmek veya aşı olmak bağışıklık sistemini kişiden kişiye değişen derecelerde o etkene karşı hazırlıklı kılıyor.

Aşılar enfeksiyonu önleyemese de ağır hastalık ve ölümleri azaltıyor.

Gel gelelim, hiç kimse koronavirüsün tamamen yok olmasını beklemesin.

Zaten hayatımızda var olan koronavirüslerin yeni varyantları mevsimsel hastalık yaparak bizimle beraber yaşamaya devam edecektir.

Times of Israel’ in şu haberine dikkatinizi çekmek isterim:

Delta varyantı, İsrail’de önceki enfeksiyon dalgalarına göre çok daha az ciddi vakaya sebep oluyor. Önceki dalgalarda KOVİD oldukları teyit edilenlerin %2,5’i (1.000 vakada 20-30 kişi) ağır hastalık geçirirken, bu dalgada enfekte olanların %0,5’ten (1000 kişide 3-5) daha fazlası ciddi şekilde hastalanmamıştır” (2).

Bu verilerin kaynaklandığı araştırma elimde yok ama bu bilgilerin doğru olduğunu kabul edersek gidişâtın iyi olduğu söylenebilir.

Delta varyantı ülkemizde de görüldü (3).

Bu aşıların enfeksiyonları önleyeceğini bekleyenlere şaşırıyorum

Kas içine zerk edilen aşılar ağır hastalık ve ölümleri önlemede etkili olabilirler ama bunlar enfeksiyonu önleyemezler.

Bu aşılar, ağır hastalıkları önledikleri için virüsün yayılmasının azalmasını sağlarlar; çünkü ağır hastalık ve uzun hastalık süresi daha fazla virüs yükü ve daha fazla bulaştırıcılık manasına gelir.

Daha önce birkaç defa da yazdım, enfeksiyonu ancak burun yoluyla uygulanan aşılar önleyebilir (4, 5).

Şu durumda uygulamaya girmiş lokal uygulanan bir aşı yok; bunlar henüz araştırma safhasında.

Gelelim neticeye

Bulaşıcılığı artan ama virülansı azalan virüsten endişe duymamak lâzım.

Ağır hastalık ve ölümlerin virüsün mutasyonu, hastalanan ve aşılananların sayılarının artmasıyla giderek daha da azalacağını, koronavirüslerin önümüzdeki senelerde asıllarına rücu ederek “soğuk algınlığı virüsü” muamelesi göreceklerini tahmin ve temenni ediyorum.

İnşallah öyle olur!

YORUM EKLE