Kanseri Önleyen ve Tedavi Eden 10 FİTO-Kimyasal

Birçok kanserin başlaması, ilerlemesi, yayılması ve uzak dokulara sıçramasında “kanser kök hücreleri” çok önemlidir.

Oysa bugün kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavi yöntemleri sadece çoğalan ve farklılaşan kanser hücrelerine etki ederler.

Bu tedavilerin kanser kök hücrelerine herhangi bir tesiri yoktur.

Kemoterapi ve radyoterapilerin başarısızlığının sebebi kanser kök hücrelerinin yok edilememesidir.

İdeal bir kanser tedavisi, sadece tümörün büyük kısmını oluşturan çoğalan kanser hücrelerini değil onlarla beraber kanser kök hücrelerini de yok etmelidir.

Son senelerde yapılan pek çok çalışma sebze, meyve ve birçok bitkide bulunan “fito-kimyasalların” kanser kök hücrelerine etkisi olduğunu ortaya koymuştur.

Araştırmalar, bu fito-kimyasalların kanser kök hücrelerini tek başlarına kullanıldıklarında değil ekstre (bitki özsuyu) şeklinde kullanıldığında etkili olduğunu gösteriyor.

Kanseri önleyen 10 fitokimyasal ve bulundukları sebze, meyve ve bitkiler:

1.Epigallokaşetin-3- gallat (EGCG): Yeşil çay

2.Kurkumin: Zerdeçal

3.Resveratrol: Üzüm, yerfıstığı, Japon madımağı

4.Likopen: Karpuz, domates, greyfurt

5.Pomegranat: Nar

6.Luteolin: Acı biber, maydanoz, kekik, fesleğen, enginar, kereviz, nane gibi yeşil sebzeler

7.Genistein: Soya, kızıl yonca, acı bakla, kahve

8.Piperin: Karabiber, sivribiber

9.Beta-karoten: Havuç, ıspanak, kabak, kavun, kayısı, marul, pancar yaprağı gibi sebzeler

10.Sulforahan: Brokoli, karnabahar, lahana, Brüksel lahanası, turp, hardal, roka,

Gelelim neticeye

Kanserden korunmada ve kanser tedavisinde sebze, meyve ve bitkilerin beslenmenin önemini yeni yeni anlıyoruz.

Tek başına kanseri önleyen “mucize” bir bitki olmadığını unutmayın ama bilin ki “her bitki kendi başına bir mucizedir“.

Bunların mevsiminde yetişenleri, makul ve mantıklı miktarlarda, yenilebilenleri çiğ olarak, pişirilmesi gerekenleri ise tercihen buğulama veya haşlama şeklinde yenmelidir.

Fito-kimyasalları tek başına hap olarak almanın bir faydası olmadığını da unutmayın.

Kaynakhttp://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4519921/

YORUM EKLE