Türk Eğitim-Sen Bafra İlçe Başkanı İbrahim Akekmekci,"Okul yöneticilerinin değerlendirilmesindeki adaletsizlik ve hukuksuzluk aşikâr olarak ortadadır. Hak, hukuk ihlali yapan tetikçiler hak etkinliklerini bulunduracaktır" dedi.
Türk Eğitim-Sen Bafra İlçe Başkanı İbrahim Akekmekci," Okul müdürlerinin değerlendirme süreci sonrasında puanlar açıklandı. Bilindiği üzere yeni yönetmelikle görev süresi uzatılacak müdürler için değerlendirmeye etki eden puanlar çok önemliydi. Müdürler okul içi değerlendirmeden 40 puan ‘öğretmenler, okul aile birliği başkanı ve başkan yardımcısı ile öğrenci meclisi başkanı tarafından değerlendirildi' , İlçe mili eğitim müdürleri, ilçe milli eğitim şube müdürleri, değerlendirmesinden 60 puanla ‘ilçe milli eğitim müdürünün değerlendirmesi 25 puan, insan kaynaklarından sorumlu ilçe milli eğitim şube müdürünün değerlendirmesi 20 puan, eğitim kurumundan sorumlu ilçe milli eğitim şube müdürünün değerlendirmesi 15 puan' değerlendirilmektedir. Böyle bir değerlendirmenin büyük bir hata olacağını, öğretmenlerin, öğrencinin, velinin sadece göstermelik etkisinin olacağını, asıl değerlendirmeyi büyük bir kısmının hak ederek o makamlara gelmediğini bildiğimiz siyasetin ve yandaş bürokrasinin kumandası altında olan kişilerin yapacağını açıklamıştık. Nitekim endişelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha gördük. Bafra'da değerlendirmeye giren 44 okul müdüründen 75 ve üzeri 22 okul müdürünün alabildiği görülmüştür. Bunlardan sadece 3 tane Türk Eğitim-Sen üyesi müdür başarılı görülmüştür. Değerlendirme sonuçlarına göre; torpili olan, iktidara yakın duran, malum sendikaya üye olan okul yöneticilerine yüksek puanlar verildiği görülmektedir. Öğretmen, okul aile birliği başkan ve başkan yardımcısı, öğrenci değerlendirmesinden tam puan ya da yüksek puan alan okul yöneticilerinin büyük bir kısmı her ne hikmetse ilçe milli eğitim müdürü ve ilçe milli eğitim şube müdürlerinden çok düşük puanlar almıştır. Bunun tersi de yaşanmış, mesai arkadaşlarından düşük puanlar alanlara şayet yandaş ise ilçe milli eğitim müdürü ve ilçe milli eğitim şube müdürleri tarafından yüksek puanlar verilmiş, bu kişilerin 75 puan almaları sağlanarak, görev süreleri uzatılmıştır. 20-25 yıllık okul müdürlerinin bilgisi, becerisi, kıdemi hiçe sayılmışve bu yöneticilerin görevine son verilmiştir. Bu durum eğitimde büyük infiale, kutuplaşmalara, çatışmalara yol açacaktır. Okul yöneticiliği koltuğunda artık hak eden değil; torpili olan, kişisel ilişkilerini kullanan, siyasi ve ideolojik davrananlar oturacaktır. Herkes takdir eder ki;kendisi birkaç aylık bir ilçe milli eğitim müdürü ya da ilçe milli eğitim şube müdürünün, okul müdürünün yöneticilik vasıflarına sahip olup olmadığını bilmesi mümkün değildir. Okullarda bir müdürün öğretmen ve ya memur hakkında sicil varakası doldurabilmesi için bile en az 6 ay birlikte çalışma şartı aranırken 2-3 aydır şube müdürlüğü koltuğunda oturanlar, bu okul müdürleri ile hiç çalışmadan neye göre değerlendirme yapmıştır? Çok açık söylüyoruz ki; değerlendirmeler objektif değildir, siyasidir, usulsüzdür. İlçe MEB'e yeni atanan şube müdürüne sorduğumuzda okul müdürlerini tanımadığını ifade etti. Tanımaması da gayet normal iken İlçe Milli Eğitim Müdürü hem personel şube müdürlüğünü, hem de okulların bağlı bulunduğu şube müdürlüğünü bu kişide toplayarak 35 puanı bir kişiye kullandırmıştır. Ayrıca mülakatla yeni atanan Şube müdürlerinin ise neredeyse tamamı Danıştay kararı ile şube müdürlükleri düşmüş kişilerden oluşmaktadır.Bu kişiler müdürlere nasıl puan verebilmiştir" diye konuştu.
Ülke genelindeki değerlendirmelerin tam bir rezalet olduğunu belirten Türk Eğitim-Sen Bafra İlçe Başkanı İbrahim Akekmekci,"Eğitime yıllarını vermiş okul müdürlerinin başarısına bakılmadan, takdir almış, maaşta ödüllendirme almış, okulu kalite belgesi almış, öğrencileri Türkiye birincisi olmuş okul müdürleri insafsızca, vicdansızca üstlerine çizik atılarak müdürlüğü sonlandırılmıştır. Yapılmak istenen " Kendilerine biat etmeyenleri yok etmektir." Milli Eğitimde Görev yapan Milliyetçi ve Vatansever Müdürlerin görevine son verilmiştir.Amaç kendilerine hizmet eden yandaş sendikalarının taşeronluğunda Devlet memurunu parti memuruna dönüştürme arzusudur. Eğitimin her hücresinde kendi adamlarını görmek isteyen, kilit noktalara yandaşlarını getirmeyi hedefleyenler kapalı kapılar ardında iş çevirmiştir. "Benden olmayanı yok edeceğim" düsturuyla hareket edenler, farklı düşünenlere yaşama hakkı tanımamaya ant içmiştir. İş bilmeyen, emeği ve alın teri ile değil, siyasi hesaplarla, sendikal tercihleri nedeniyle makamlara getirilen okul yöneticileri devri başlamıştır. Okulların bir kısmı emir kulları tarafından yönetilecektir. Hepsinin tek bir ortak özelliği vardır siyasi iktidarın taşeronluğunu yapan sendikanın üyeliğidir. Başka bir kriter yoktur. Arada istisnalar da olsa belki vicdanlı yöneticilerin kalemine denk gelmiş; vicdanını yıkamamıştır. Partizanca ve sendikal tercihlerle yüksek puan alanlar sizlere sesleniyorum koltuğunuz iki lafa bağlı olarak nasıl ağız tadıyla okul yöneteceksiniz, göreceğiz. Hak etmedikleri halde sırf yandaş oldukları için makam sahibi yapılanlar ve onları o makamlara getirenler bundan sonra size o koltuklarda rahat oturmak yok. Biz Türk Eğitim Sen ailesi olarak en yakınınızda, ensenizde olacağız aldığınız nefesi hissedeceğimizi bilmenizi isteriz. Ayrıca Türk Eğitim-Sen'in eylemlilik süreci de devam edecektir. Gerekirse Türkiye'yi eylem alanına çevireceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. 76 bin okul yöneticisinin hakkını gasp ettirmeyeceğiz, haksızlık yapanlara, usulsüz uygulamalarla insanların hayatını cehenneme çevirenlere bunun hesabını en ağır şekilde soracağız. Tetikçilik yaptığı bilinen kişiler hakkında savcılıklara suç duyurusunda bulunacağız" şeklinde konuştu.
NAMIK AZGIN
